Girişte de belirttim, bu konuyu önemsiyorum. Bu nedenle postada birkaç defa gelişmeler hakkında haber yaptım. Bu hafta da konuyla ilgili gelişme oldu. Hızla anımsayalım: Caster Semenya Güney Afrikalı bir atlet. 800 metrede iki defa Olimpiyat şampiyonu oldu ve birçok altın madalyası var. Ancak kariyeri boyunca cinsiyeti tartışma konusu oldu. Sadece tartışmalara konu olmakla kalmadı, kendisine testler bile yapıldı. Bu çalışmalar sonunda kadın olduğu konusunda şüphe kalmadı. Ama vücudunda doğal olarak normalden yüksek testosteron hormonu var. IAAF işin içinden çıkamayınca 400, 800, 1500 m ve 1 mil için kadın atletlerin testosteron seviyelerinin belirli bir sınırın üzerinde olamayacağını dolayısıyla müsabakalara katılmak istiyorlarsa ilaç alarak bu seviyeyi aşağıya çekmek zorunda olduklarını belirten bir kural koydu. Semenya da bu kararı CAS'a (Court of Arbitration for Sport - Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesi) götürdü. Uzunca bir süredir raporlar okunuyor, taraflar dinleniyordu. En son geçen hafta Semenya da dinlendikten sonra CAS, kararı belirlemeye çekildi. Kararın 29 Mart 2019 tarihinde açıklanması bekleniyor. Mahkemede dinlemeler sürerken IAAF, CAS'a sunulacak delileri sağlayacak ekiple ilgili bir yazı yayınlayınca Güney Afrika Atletizm Federasyonu ve Semenya'nın avukatı IAAF'yi gizlilik kurallarına uymadığı konusunda şikayet etti.
Taraflar basına açıklama yaptıkça dünya da konu hakkında bölünmeye, ayrışmaya devam ediyor. Bu ayrışmaya son eklenenler ünlü İngiliz uzun mesafe koşucusu Paula Radcliffe ve tenisin büyük isimlerinden Billie Jean King oldu. Radcliffe; "Konunun ırkçılıkla, feminizmle ya da bir kişinin genetik avantajıyla ilgisi yok. Yüksek testosteronun etkileri göz ardı edilemez. Kadın atletlerin hakları korunmalı." şeklinde çıkış yaparken Billie Jean King de "Arkadaşım Semenya tartışmasız şekilde bir kadındır. Doğal olarak yüksek testosterona sahip kadınları ilaç almaya zorlamak barbarlık olduğu gibi tehlikeli ve ayrımcı bir tavırdır." dedi. Bakalım karar ve sonuçları nasıl olacak?
|