DETAYLI AÇIKLAMA:
2019 yılı Kasım ayında Atlasglobal Havayollarında maaşların ödenmemesi üzerine, şirketin sahibi ve Yönetim Kurulu Başkanı Ali Murat Ersoy çalışanlarla bir toplantı düzenlemiş ve
- Şirkette geçici nakit akışı sıkıntısı olduğunu,
- Atlasglobal şirketinin ülke için bir değer ve marka olduğu,
- Bu markanın yaşatılması gerektiğini ve bunun için de çalışanlardan yardım ve destek istediğini,
- Maaşların biraz gecikmeyle de olsa ödeneceğini,
- Kendisinin şahsi ve ailesinin mal varlığının herkes tarafından bilindiğini, sadece kendisinin gelirlerinin alacaklarımızı kat be kat fazlasıyla ödeyeceğini” ifade etmiştir.
Atlasglobal çalışanları, Ali Murat Ersoy’un maaşlarını ödeyeceği vaadine inanarak ve borçlanarak, kredi alarak, birikimlerini kullanarak özveriyle çalışmaya devam etmişlerdir.
12 Şubat 2020’ye kadar bu toplantılar yedi kez yapılmış olup, her toplantıda Patron Ali Murat Ersoy, ısrarla;
- “maaşların ödeneceğini, nakit sıkıntısının aşılacağını” ,
- “biz Ersoy’larız, bizde kimsenin alacağı kalmaz”,
- ayrıca aile bireylerinden Mehmet Nuri Ersoy’un Turizm Bakanı olması ima edilerek, “Ankara’nın devreye gireceği, bu şirketin batmayacağını ve personelin maaşlarının mutlaka ödeneceğini” söylemiştir.
Son toplantıda, artık dayanacak durumda olmadıklarını ifade eden çalışanlar ödeme yapılmasını istemişler; bunun üzerine, Patron Ali Murat Ersoy hemen 14 Şubat 2020 günü Bakırköy İcra Mahkemesine iflas başvurusunda bulunmuş, aynı gün de dahil, yine aynı ifadelerle, alacakların haftaya ödeneceğine dair kendisi ve ailesi adına söz vermiştir.
Atlasglobal Çalışanları ve AZAP (Atlas Zedeler Adalet Platformu) olarak, belirli aralıklarla Patron Ali Murat Ersoy ile irtibatta bulunmuşlar ve her irtibat sağlandığında da 15 gün veya 20 gün sonra ödeyeceğim diyerek bir ödeme takvimi verilmiştir.
Ağustos 2020 ayına gelindiğinde, Patron Ali Murat Ersoy tarafından eski çalışanlara bir çağrı yapılarak, kendisi tarafından hazırlanmış olan protokolün imzalanması durumunda, 31 Ağustos 2020 günü alacakların ödeyeceğini taahhüt etmiştir.
Çaresiz kalan eski çalışanlar, yazılı olarak verilen taahhüde inanarak, yaklaşık %30- 40 civarında ücret ve tazminat alacaklarından feragat edilen bu protokolü; pandemi koşullarında, şehir dışından, eşinden dostundan borç almak suretiyle İstanbul ve Antalya’ya dönerek imzalamışlar (%80); kimisi ise ödeneceğine dair inancını kaybettiğinden veya borç bulup gelemediğinden dolayı bu protokolü imzalamamıştır (%20).
An itibarı ile AZAP’ın hayati hastalığı, ameliyatı olanlar gibi aciliyet ve ihtiyacın önemi dikkate alınarak yapılan girişimleri ile birkaç çalışan haricinde, halen kimseye ödeme yapılmamıştır. (23/1500- %1,5).
AtlasZedeler Adalet Platformu (AZAP), mağdurların iletişimi, bilgi paylaşımı ve koordinesi amacıyla eski çalışanlarından oluşturulmuş bir gruptur. Ön incelemelerinde, iflas başvurusu ile ilgili işveren tarafından verilen dilekçedeki bilançoda uzmanlar tarafından tutarsızlıklar görülmesi üzerine, Bakırköy 3 üncü Asliye Mahkemesindeki İflas Davasına çoğu çalışan müdahil olarak katılmıştır.
Süreç içinde, pandemi ve adli tatil nedeniyle mahkeme tarihleri ertelenmiş de olsa, dava kabul edilmiş, bilirkişi kendisine verilen 2 aylık süreye ilave olarak ikinci 2 aylık ek süreyi de istemiştir(toplam 6 ay). 24 Aralık 2020 tarihinde bu ilave süre de verilmiştir.
10 aydır süren adli sürecin çok daha uzun süreceği tahmin edilmekte, bu durum mağduriyetin artmasına neden olmaktadır. Mağdurlar 14 aydır alacaklarını beklemekte, havacılık sektörünün pandemi nedeniyle daralması nedeniyle başka iş de bulamamaktalar.
Atlas Mağdurları olarak, sadaka değil, alınterilerinin karşılığı olan, ücret, maaş, fazla mesai, izin ve tazminatlarının ödenmesini istiyorlar, fazlasını değil. Haklarını almak için, barışçıl, legal, seviyeli, bilgilendirici, şiddeti ve sıklığı gittikçe artan, kamuoyu yaratmaya yönelik; basın açıklaması, protesto, medya bilgilendirmeleri, röportajlar, sosyal medya paylaşımları, ikili görüşmeler, web sitesi ile farkındalık yaratma gibi eylemlerle kendilerini ifade etmeye çalışıyorlar. Bu kapsamda, e-mail adresi olan milletvekillerimize de elektronik posta ile bilgilendirmeler yapıldı.
Eski patronları Ali Murat Ersoy’un, yıllar içinde, 41 adetten fazla şirket kurduğu, İsviçre’de 6 adet; Almanya’da ve Hollanda’da üstelik Atlasglobal markası ile şirket kurduğu belirlenmiştir. Yurtiçinde turizm alanında, Antalya, Muğla ve Kıbrıs’ta 5 yıldızlı otel ve tatil köylerini işlettiği; enerji alanında bir kömür madeni şirketinin ortağı olup, hâlihazırda üretilen kömürün devlete satıldığı; inşaat gibi diğer sektörlerde de faaliyette bulunduğu ve A.Murat Ersoy’un gelir kaynaklarının çalışmaya devam ettiği görülmektedir.
Kasım ayı içinde, Ersoy Ailesinin Bodrum Hilton Otelini satın alması da, kefil olarak gösterdiği Ersoy ailesinin servetin borçlarını ödemeye yeterli olduğunu ve aynı zamanda Bakan’ın bulunduğu makamın nimetlerini kullandığını açık ve seçik olarak göstermektedir; aynen barışçıl ve nezih olarak sürdürülen, anayasal haklarımızın arayışı sırasında, Bakan Mehmet Ersoy tarafından, basın açıklaması yapan arkadaşlarımız, Hava-Sen Başkanı ve Enerji İş Sendikası Başkanı da dahil olmak üzere, toplam 9 kişinin gözaltına alınmasında bizzat emir verdiği gibi.
|